Paramesyum Nedir?
Sili canlılara paramesyum denmektedir. Tek hücreli canlılar grubuna girmektedir. Protozoa grubu içerisinde yer alan canlılardır. Genellikle sili protoza denildiğinde paramesyumlar akla gelmektedir. Protozoalar ökaryat canlılar olmasına rağmen tek hücreli canlılar sınıfındadır.
Paramesyumun çeşitlerine bakıldığında kesin bir şey söylenememektedir. Çünkü sınıflandırılması hala sürmektedir. Kesin bir sayı verilmese bile 14 veya 15 çeşit paramesyum türü olduğu bilinmektedir.
Paramesyum Nasıl Beslenir?
Paramesyumlarda küçük çekirdek, büyük çekirdek, sil, trikosist, kontraktil koful, hücre ağzı, hücre anüsü ve pelikula bulunur. Hepsinin görevleri birbirinden farklıdır.
Paramesyum sınıfı canlılar dış ortamda hazır bulunan besinler ile beslenmektedir. Bu beslenme şekline heterotrof denmektedir. Ayrıca paramesyumlar fotosentez yapmazlar.
Paramesyumlarda hücre anüsü ve ağzı bulunmaktadır. Besinler burada hücre içine ve ağzına alınır, Daha sonra lizozom organelinde sindirilir. Oluşmuş atık ürünler ise hücre anüsü tarafından dışarı atılır.
Paramesyumun Başlıca Özellikleri
Paramesyumun özellikleri normal hayvanların özelliklerinden farklıdır. Fakat özellikleri farklı olsa bi,le canlı organizmalar sınıfına dahildir. Paramesyumların göz, kulak, beyin, kalp gibi organları bulunmaz. Fakat yiyecek, üreme ve sindirme gibi yaşam süreçlerine katılabilirler. Paramesyumların yaptıkları tüm bu işlemler gözle görülemez. Mikroskopta izlenebilir.
Paramesyum sınıfı canlı sınıfının belli başlı özellikleri bulunmaktadır. Bu özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Paramesyumlar tatlı sularda yaşayan canlılardır.
- Paramesyumlar hücre çeperi taşımazlar.
- Vücutlarının dış yüzeylerinde siller bulunur. Bu siller hareket etmeye ve besinleri yakalaya yaramaktadır.
- Trikosist adı verilen savunma iğneleri ise sillerin aralarında yer alır.
- Paramesyumlar kontraktil koful taşırlar.
- Çift çekirdekli canlılardır.Biri büyük çekirdek, diğeri ise küçük çekirdektir.
- Büyük çekirdek eşeysiz üremeyi kontrol ederek hücreyi yönetir.
Küçük çekirdeğin görevi ise eşeyli üremeyi kontrol etmektir.
- Paramesyumlarda koruyucu bir örtü bulunur. Bu örtünün adına pelikula denir.
- Hem eşeyli, hem de eşeysiz olarak çoğalabilirler.
- Eşeysiz üremede enine bölünürler, eşeyli üremede ise konjugasyon ile çoğalırlar.
- Paramesyumların dış kaplamaları sert ve terlik şeklindedir.
- Hücre dış zarları sert ve esnektir. Bu nedenle zarlar hafif bükülebilir.
Canlı organizmaların biyolojik dünyası harika olaylarla doludur. Hiç şüphe yok ki doğanın güzelliğini olduğu gibi görebilir ve tadını çıkarabilirsiniz, ancak mikroorganizmaların özelliklerini ve büyüleyici özelliklerini mikroskop altında gözlemlemeye başladığınızda doğanın gerçek güzelliği görülebilir. İşte o zaman doğanın ihtişamı ile büyüleneceksiniz. Paramecium, tek hücreli siliate protozoonların bir grubudur.
Paramecium
Parameciumun özellikleri normal hayvanların özelliklerinden farklı olmasına rağmen, canlı organizmalar grubuna aittir ve canlı dünyanın bir parçasıdır. Paramecium'un gözleri, kulakları, beyinleri ve kalbi yoktur; ancak yine de, yiyecek, sindirim ve üreme gibi tüm yaşam ve büyüme süreçlerine katılırlar ve tüm bu işlemleri bir mikroskopta izleyebilirsiniz.
Paramecium boyutu yaklaşık 50 ila 350 μm arasında değişir. Hücrenin, senkron hareketle (tırtıl gibi) hareket etmesine izin veren siller ile (hücrenin kısa, saçlı projeksiyonları) örtülür. Bu, hemen hemen her tür su ortamında bulunan iyi çalışılmış tek hücreli organizmalardan biridir. Tatlı suyun bulunduğu ortamda yayılır ve özellikle et parçalarında bulunur. Son zamanlarda, okyanuslarda bazı yeni Paramecium türleri keşfedilmiştir.
Paramecium genellikle bakteri, diğer küçük hücreler, maya veya küçük yosunlar ile beslenirler. Kilik, yemeğini yakalamaya yardımcı olur ve bu yiyecek daha sonra gullet adı verilen küçük bir tüpe indirilir ve protoplazmaya veya hücrenin doldurulmasına yol açar. Besinler küçük vakuollerle tutulur.
Kontraktil vakuollerden bir çift aşırı suyunu hücrenin dışına pompalar. Su, hücrenin çevresinden ozmoz ile emilir ve ozmoregülasyon işleminden bir çift vakuol sorumludur (organizmadaki sıvıların ozmotik basıncının düzenlenmesi). Oksijen ve karbon dioksit, paramecium hücrenin hücre zarından geçer.
Hareket
Parameciumun sert dış kaplaması ona kalıcı bir 'terlik' şekli verir. Hücrenin dış zarları "pelicle" olarak bilinir. Sert ve esnektir. Bu zardan dolayı yüzeyin bir miktar bükülmesi mümkündür. Sil adı verilen yapılar parameciumu taşımaya, hareket ettirmeye yardım eder. Yaklaşık 2,700 μm / saniyelik hızlarda (saniyede 12 gövde uzunluğu) hareket edebilirler. Şaşırtıcı paramecium olgularından biri, normalde tirbuşon şekilde ilerlemesine rağmen olumsuz bir durumla karşılaştığında yönünü tersine çevirebilme yeteneğine sahip olmasıdır! Bu deneme yanılma davranışını gözlemlemek mikroskop ile nefes kesici bir şeydir.
Üreme
Oral yive sahip olmakla birlikte, parameciumun anal gözenekleri, hücrenin su içeriğini ve iki çekirdeğini düzenleyen iki kontraktil vakuol bulunur. Makro-çekirdek adı verilen daha büyük çekirdek, hücre fonksiyonlarının çoğunun düzenlenmesinde önemli bir rol oynamakta, mikro çekirdek olarak adlandırılan daha küçük çekirdek, parameciumun reprodüksiyonundan sorumludur.
Paramecium'da üreme genellikle hücre bölünmesi ile yani aseksüel olarak gerçekleşir; ancak tek hücreli organizma, konjugasyon denilen bir süreçle genetik bilgiyi bile değiştirebilir. Tıpkı amip gibi, paramecium hücresi de bölünür (fisyon). Başlangıçta, daha küçük çekirdek, kendisini iki yarıya bölüyor ve her yarısı, paramecium'ın her iki ucuna geçiyor. Sonra büyük çekirdeği bölüşür ve bütün paramecium bölünür.
Konjugasyon süreci boyunca iki paramecium ağız oluklarına katılır ve aslında küçük DNA paketlerinden başka hiçbir şey olmayan mikro çekirdeği birbiriyle değiştirir. Birlikten sonra, hücreler, kız hücrelerini anne-babanın her birinden DNA ile üretirler.
Paramecium gerçekleri, paramecium tek hücreli bir organizma olmasına rağmen, hücrenin hayatta kalması için gereken her şeyi içerdiğini bildirir. Çoğu paramecium mikroskopiktir ve bugüne kadar 80.000'den fazla farklı paramecum türü tespit edilmiştir. Çıplak gözle görülebilse de, paramecium yapısını ve davranışını incelemek için mikroskop gerekir.
Terliksi hayvan, paramesyumlar (Paramecium) olarak da bilinir, silli protozoaların en çok bilinen örneklerinden birisidir; genellikle silli protozoaların temsilcileri olarak çalışılır. Terliksi hayvan; tek hücreli ve terlik şeklindedirler ("terliksi hayvan" ismini alma sebepleri budur). Boyları, türlerine göre 30 veya 500 mikrometre arasında değişir. Basit silleri, vücutlarını kaplar; ve diğer peniculidlerde olduğu gibi göze çarpmayacak şekilde birleşik ağızsal siller de içeren derin bir ağızsal boşlukları bulunur.
Ozmoregülasyon işlemi, etraftan ozmos basınçla emilmiş olan suyu aktif olarak dışarı çıkaran bir çift kontraktif koful tarafından gerçekleştirilir. Terliksi hayvanlara genellikle temiz su ortamlarında ve kir tabakalarında rastlamak mümkündür. Terliksi hayvanlar, asidik ortamlara ilgi gösterirler. Genellikle eşeysiz olarak ürerler; ama yeterli besin maddelerinin bulunmadığı ortamlarda da konjugasyona başvurabilirler.
Terliksi hayvanların türlere ayrımında şimdilik hala bazı değişikler yapılmaktadır; örneğin P. aurelia kısa bir süre önce 14 türe ayrılmıştır; geriye kalanlar sırasıyla:
- Paramecium aurelia Ehrenberg, 1838
- Paramecium bursaria (Ehrenberg) Focker, 1836
- P. calkinsi Woodruff, 1921
- P. caudatum Ehrenberg, 1838
- P. duboscqui Chatton and Brachon, 1933
- P. jenningsi Diller & Earl, 1958
- P. multimicronucleatum Powers & Mitchell, 1910
- P. nephridiatum von Gelei, 1925
- P. polycaryum Woodruff, 1923
- P. putrinum Claparede & Lachmann, 1858
- P. trichium Stokes, 1885
- P. woodruffi Wenrich, 1928
"Paramecium'un dış gövdesini kaplayan saç benzeri cilia sürekli hareket halindedir ve organizmanın saniyede kendi uzunluğunun dört katı hızda ilerlemesine yardımcı olur. İlerken, yiyecekleri gırtlağıniçine itmeye yardımcı olan ekseninde döner. Cilia'nın hareketini tersine çevirerek geriye doğru hareket edebilir.
Gıda, fagositozolarak bilinen bir süreçte cilia'nın gırtlağı ittiği gıda vakuollerine girer ve hidroklorik asit ve enzimler yardımıyla sindirilir (Raven ve Johnson 1996). Sindirim tamamlandığında, kalan gıda içeriği sitotproct olarak bilinen peliküllere boşaltılır. Osmoregülasyon, hücrenin her iki ucundaki bir çift kontrantil vakuol tarafından gerçekleştirilir ve bu da osmoz tarafından emilen suyu çevreden aktif olarak dışarı atar.
Paramesyum prokaryot mudur?
Yukarıda da belirttiğimiz gibi paramesyumlar ökaryot canlılardır. Çekirdekleri ve zarla çevrili organelleri vardır. Bu sorunun sorulmasının nedeni paramesyumların tek hücreli canlılar olmasıdır.
Paramesyum bakteri midir?
Hayır. Paramesyum tek hücrelidir ama bakteri türü değildir. Bakteriler prokaryot canlılardır. Paramesyum ise daha gelişmiş yapıda ve ökaryottur.
Paramesyum nasıl ürer?
Paramesyumlar çoğunlukla eşeysiz olarak ürerler. Ancak yeterli besinin olmadığı durumlarda konjugasyon da yaparlar.
Paramesyum ile terliksi hayvanın farkı nedir?
Terliksi hayvan paramesyumun diğer adıdır. Aynı canlı oldukları için arada pek bir fark yoktur.
Paramesyum fotosentez yapmaz. Kendi besinini üreten bir canlı değildir. Besinleri dışarıdan alır. Yani tüketicidir. Fotosentez yapan tek hücreli ökaryot canlı öglenadır.
Paramesyum besinlerini nasıl alır?
Paramesyumda sillerin olduğu dış yüzeyde hücre yutağı denen bir alan bulunmaktadır. Beslenme bu alan aracılığıyla sağlanır. İçeri alınan gıda besin kofulu aracılığıyla paketlenir ve sindirime hazırlanır. Daha sonra solunum ve boşaltım ile metabolizma devam ettirilir.
Paramesyum tek hücreli mi?
Yukarıda da belirttiğimiz gibi paramesyumlar tek hücreli canlılardır.
Paramesyumda siller ne işe yarar?
Paramesyumun dış yüzeyinde bulunan siller aktif hareket etmesini sağlar. Siller koordineli bir şekilde çalışıp canlıyı bir ortamdan başka bir ortama aktarırlar.
Kaç çeşit paramesyum bulunmaktadır?
Paramesyumların sınıflandırılması hala sürmektedir. Yeni keşfedilen bir canlının bu gruba dahil edilip edilemeyeceği tartışmalara neden olmaktadır. Bu nedenle kesin bir sayı vermek şu an için mümkün değildir. Ancak 14 – 15 mertebesinde paramesyum türü olduğu sanılmaktadır.
•Paramesyumda hareketi sağlayan kısa ve çok sayıda siller bulunur. Bu sillerin altında bulunan küçük uzantılar olan trikosistler, paramesyumu hem düşmanlarından korur hem de avlanmasını sağlar.
•Paramesyum ve diğer silliler de bulunan iki çekirdekten büyük olanı, hücrenin metabolizmasının devamını sağlayan işleri yönetirken, küçük olanı eşeyli üremeyi sağlar.
•Paramesyum enine bölünmeyle eşeysiz olarak çoğalabildiği gibi, konjugasyon denilen üreme şekliyle eşeyli olarak da çoğalabilir.
•Paramesyumda, bu grupta yer alan diğer canlılar gibi sitoplazmanın sertleşmesiyle oluşan canlı ve sert bir tabakayla (pelükula) hücrenin şeklini korur.
•Silliler besinlerini dış ortamdan hazır olarak alan heterotrof canlılardır.
•Sillilerde hücre şeklini koruyan ve hücre zarının altındaki sillerle bağlantılı olan mikrotübüller görev yapar.
Heterotrof bir canlı olduğundan ihtiyacı olan organik maddeleri dış ortamdan alır. Besinler, etrafı siller ile örtülü HÜCRE AĞZINDAN alınır. HÜCRE YUTAĞINA itilir. Sitoplazmaya ulaştırıldığında çevresinde bir koful oluşur. Buna BESİN KOFUL denir. Besin kofulu sitoplazma içinde dolaştırılarak besinler sindirilir. Sitoplazmada sentezlenen sindirim enzimlerinin besin kofulları içine geçerek protein, yağ ve karbonhidratlar gibi besinleri yapı birimleri olan amino asit, gliserin, yağ asitleri, glikoz gibi maddelere ayrıştırmasına SİNDİRİM denir. Besinlerin hücre içine alındıktan sonra sindirilmesine ise HÜCRE İÇİ SİNDİRİM adı verilir. Hücre içi sindirim sonucu oluşan bileşikler sindirim kofulunun sitoplazmadaki sürekli hareketi sonucu sitoplazmaya yayılır. Sitoplazma hareketleri ile her tarafa dağılması sağlanır. Sindirim kofulu içinde kalan artıklar hücre anüsü yardımıyla dışarı atılır. Koful bu olaydan sonra dağılır.
Özümleme - Solunum - Boşaltım:
Sindirim sonucu oluşan ve sitoplazmaya karışan ürünlerin hücrenin kendi yapı maddelerinin sentezinde kullanılmasına özümleme denir. Özümleme sonucu organizma kendi yapısına uygun proteinler, yağlar, nükleik asitler, karbonhidratlar elde edilir. Suda çözünmüş olarak bulunan oksijen difüzyon ile sitoplazmaya geçer. Sitoplazma içinde glikoz, amino asitler gibi küçük moleküller enzimlerinde yardımıyla oksijenli ortamda parçalanarak CO2 , su gibi maddelere ayrışır. Bu esnada açığa çıkan enerji ile ATP sentezlenir. Bu olaya hücre solunumu adı verilir. Solunum sonucu oluşan ATP enerji gerektiren olaylarda kullanılır. Hücrede geçen biyokimyasal olaylar sonucu oluşan CO2, H2O, NH3 gibi artık ürünlerin dışarı atılmasına boşaltım denir. CO2 ve NH3 paramesyumda difüzyon ile hücre zarından dışarı atılır. Su ise kontraktil koful adı verilen özel bir organel ile dışarı atılır. Ancak bu olay ATP harcanarak başarılır. Bütün canlılar ve hücreler hücre için madde konsantrasyonunu belirli sıvılar içinde tutarak canlılıklarını sürdürür. Bu olaya Homeostazi denir. Söz gelişi paramesyumda su difüzyonla hücreye girer. Hücredeki su yüzdesi belli bir düzeyin üzerine çıkar. Kontraktil kofullar suyun fazlasını devamlı dışarı pompalar. Böylece iç şartlardan biri olan su konsantrasyonu devamlı değişmez tutulur.