Serdar Kuzuloğlu blogunu kapatıyor. Gerçekten çok üzücü.
Dünya Halleri
Yaklaşık 5 yıldır dünyadaki gelişmeleri takip etmeye odaklanan Dünya Halleri sitesi, yayın hayatına bugün itibarıyla son veriyor.
Dünya Halleri yayın hayatına 2 Kasım 2014 tarihinde başladı. Bugün itibarıyla tam 1.739 gün olmuş. Bu siteyi hayata geçirirken amacım, her anlamda alabildiğine içine kapanan Türkiye’deki insanlara akıntısına kapılıp gittikleri gündemin yanısıra dünyada neler olup bittiğini aktarmaktı. Öte diyarlarda olup-biten, önem taşıyan ancak medyada kendine yeterince yer bulamayan; hatta bazen bahsi dahi geçmeyen konuları derlemek; ilham vermek, hayal kurdurmak istiyordum.
Pazar günleri yayınlanan Haftalık özetler ile başlayan bu çabada giderek artan okuyucu sayısına paralel olarak ‘dil engeli’ denen şey ile tanıştım. Ziyaretçilerin büyük bir bölümü özetlerde yer verdiğim yabancı dildeki bağlantıları takip edemiyor, bu da aktardığım gelişmelerin karşılığını tam olarak bulamamasına yol açıyordu. Bu sebeple hafta sonu özetlerinde değineceğim konuları hafta içi elimden geldiği kadarıyla Türkçeye çevirerek yayınlamaya başladım. Ne var ki mevcut iş yoğunluğum bir yandan gündemi filtreleyip bir yandan da çeviri yapmama izin vermedi. Bu sebeple çeviri yapmak için bir ekip kurmak zorunda kaldım.
Böylece Dünya Halleri,okuduğunuz bu yazı haricinde 6 bin 363 haber, 249 haftalık özet, 59 spor özeti ve 58 pazarlama iletişimi özeti yayınladı. Dünyayı değiştiren olayları, ana trendleri; spordan sanata, uzaydan sağlığa, otomotivden kripto paralara kadar mümkün olduğunca geniş bir çerçevede ele alıp aktaran bir kaynağa dönüştü. İçeriğimizin düzgün bir Türkçeye sahip olması için titizlikle çalıştık. Pek çok emsalinin aksine, yer verdiği gelişmelerin kaynaklarını paylaşan, tuzak başlık aldatmacalarına girmeyen, foto galerilerle çile çektirmeyen, mümkün olduğunca tarafsız, ön yargısız bir yayın politikası izledik. Okunabilirliği en üst seviyede tutmak adına her haberde tek tıklamayla ulaşılan ayrıca bir özet dahi hazırladık. Aynı gerekçeyle reklamsız bir yayın politikası izledik. Çok teklif edilmesine rağmen hiçbir ücretli içerik yayınlamadık. Sponsorluk desteği sunan iki şirket haricinde sayfalarımızda hiçbir reklam yer almadı. Bütün bu özverili çabanın karşılığını okur mesajlarında, sosyal medya paylaşımlarında ve çeşitli platformlarda hakkımızda yazılan yorumlarda fazlasıyla aldık.
Ne var ki geldiğimiz noktada ortaya çıktı ki, ulaştığımız günlük ortalama 30 – 40 bin ziyaretçi bandındaki (ülke nüfusuna kıyasla son derece az fakat kıymetli) kitle, hayallerimize ulaşmaya yetmiyor. Ayakta kalmak için gereken çabayı göğüsleyen yazı ekibinin ve teknik altyapının maliyeti kendi maddi imkanlarımla yürütebileceğim eşiği çoktan aşmış durumda. (Hiçbir karşılık beklemeden içeriğimize katkı sağlamak isteyenler olduysa da neredeyse tamamı bir saman alevi gibi yanıp, söndü.)
