Hayatın büyük çoğunluğunu gündelik ve fark edemediğimiz küçük şiirlerle harcarız. Bu küçük şiirler aslında kavramlandıramadığımız her şeyi içinde barındırır. Birçok soruyla doğduğumuzun kanıtı da bu küçük şiirlerin içerisindedir.
Başlangıçlar hikayelerle, romanlarla dolu olsa da bizim hayat diye adlandıracağımız her şey ' hayat kısa ' diye bitiveriyor. Bitmesine üzülmek insan olduğumuzun üstündeki belli başlı vurgulardan bir tanesi. Düşünmek ise cümlelerin sonundaki noktalar gibi büyük harfli dünyalar belirliyor kendine. Hayatın içindeki anılar anlasak da anlamasak da tek bir noktada birleşiyor.
Hiç kendinizle aynada kavga ettiniz mi bu sizin aciz yüzünüzü gösteriyor. İnsanlığın bu aciz yüzde başlamasında bir destan yatıyor. Ve destanların içindeki küçük şiirler de her bir karakteri belirtiyor. Ve noktalar gibi ya biriyle beliriyor ya da kendi başına.