19 Eylül 1944 tarihinde Kayseri’de doğdu. 74 yaşındadır. Sökeli bir ailenin 6. çocuğu olarak dünyaya geldi. Annesi Sıdıka Özel, Babası Ahmet Özel’dir. Babası bir polis memurudur. İsmet Özel, ilkokul ve ortaokul eğitimlerini Kastamonu, Çankırı ve Ankara’da tamamlamıştır. Bir süre Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğrenim gördükten sonra mezun olacağı okul Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı oldu.
18 yıl Devlet Konservatuvarı’nda Fransızca okutmanlığı yaptı. Ataol Behramoğlu’yla birlikte Ant ve Halkın Dostları adlı dergiyi kurmuşlardır. Yönetimlerini de kendileri yapmıştır. İlk şiiri 1963’de Yelken Dergisi’nde yayınlanır.
1963’ten itibaren şiirlerini yayımlamaya başladı. 1974’te yazı hayatına İslami düşünce çerçevesinde devam etti. Uzun yıllar çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. 2005’te Türkiye Yazarlar Birliği deneme ve üstün hizmet ödülünü kazandı. 9 şiir, 22 deneme, söyleşi, mektup ve 5 çeviri kitabına imza atmıştır. Şiirleri severek okunurdu. Hala da okuyanlar bulunmaktadır.
1978 yılında kaleme aldığı Üç Mesele (Teknik, Medeniyet, Yabancılaşma) en önemli kitaplarından biridir. 2007 yılında kurulan İstiklal Marşı Derneği’nin kurucusudur. İstiklal Marşı Derneği fahri genel başkanıdır. Halen İstiklal Marşı Derneği’nin yöneticiliğini yapmaktadır.
Evli ve 4 çocuk babasıdır. Eşi Necla Aslanoğlu ile 1976 yılında evlenmişlerdir. Aynı zamanda dede olan İsmet Özel, Çengelköy’deki evinde düşünce ve sanat üzerine olan eserlerini yazmaya ve okumaya devam etmektedir. Yakın zamanda kalp krizi geçirmesinden dolayı hastaneye kaldırılmıştır. Kendisine acil şifalar diliyoruz.
SEÇTİĞİM KİTAPLARI VE ŞİİRLERİ
KİTAPLARI
·Üç Mesele
·Zor Zamanda Konuşmak
·İrtica Elden Gidiyor
·Surat Asmak Hakkımız
·Tehdit Değil Teklif
·Waldo Sen Neden Burada Değilsin?
·Sorulunca Söylenen
·Tahrir Vazifeleri
·Neyi Kaybettiğini Hatırla
·Tavşanın Randevusu
·Bilinç Bile İlginç
·Şiir Okuma Kılavuzu
·Çenebazlık
·Türk Olamadıysan Oldun Amerikalı
·Küfrün İhsanı Olmaz
ŞİİRLERİ
·Geceleyin Bir Koşu (1966)
·Evet İsyan (1969)
·Cinayetler Kitabı (1975)
·Şiirler 1962-74 (1980)
·Şiir Kitabı (1982)
·Celladıma Gülümserken (1984)
·Bir Yusuf Masalı (2000)
Gece taarruzundan dönüyorduk. İçinde bulunduğumuz REO hızla alaya doğru ilerliyordu. Yol bitmek bilmiyordu. Yirmi kadar adam, soğuğun ve açlığın etkisiyle büzülmüş uyukluyordu. Herkes vardığı yerde sıcak yemek ve yatak bulamayacağını biliyordu. Umutsuzluk çökmüştü. Gün yorgunlukla geçmişti ve önümüzdeki günün beter olacağı bilinen bir şeydi. Aracın içini boğan zifir asker adamların içinden yayılmıştı. Açtık ve soğuk kemiklerimize işliyordu. Bir an tiz, yanık bir ses yükseldi. Bir uzun hava. Bir saattir ağzını bıçak açmayan adamlardan sesler gelmeye başladı. Helal Olsun. Yaşa. Allah razı olsun. Ben içimden kopan şeyi pek iyi bildiğimden herkesin duygularını iyi değerlendirebiliyordum. İçimize bir şey dolmuştu. Gıdalı bir şey. Bir şey eklendi bize. Daha dik duruldu. Yaşamakla bir bağ kuruldu. Ve o sese bir tapınış başladı. Esasen tapınmayla birlikte hayat da başladı. Ben bir şairim ve düz yazıyı iyi kıvıramıyorum. Bunu yazmayı mutlaka diledim. Çünkü ömrüm boyunca sanatın işlevinin ne olduğunun somutlandığını görmemiştim. İlk kez insan yaşamasına maddî olmadığı sanılan bir unsurun böylesine müdahale ettiğini ve onu değiştirdiğini gördüm. Öyle ki biçim ve öz ilişkileri değil, yaşamaya bir yanıt oluşu (sanatın) ilgimi çekti. [Ataol Behramoğlu-İsmet Özel, Genç Bir Şairden Genç Bir Şaire Mektuplar, Oğlak Yayınları, İstanbul, 1995, s. 88-89.]
İsmet Özel şiiri yaşamaya bir yanıttı.
Türk şiiri tarihinde aşağı yukarı Tanzimat’ın ikinci neslinde başlayan pathetic manzûmecilik, şiir adı altında birkaç nesil devam etti. Bu süreç sadece şairin imgesini inşâ etmekle kalmadı aynı zamanda şiir sanatının da imgesini inşâ etti. Türk şiiri 1880-1960 arasında, Türkçenin tarihinde hiç olmadığı kadar ağlamaklıydı. Bu ağlamaklı söylemin, toplumsal kayıplarla, toplumsal vicdanın ve kollektif bilinçdışının temsilini dile getirmek bakımından bir ilgisi olabilir. Çünkü tıpkı Türk romanı gibi Türk şiiri de içine doğduğu dilin tarihsel evrelerinden bağımsız değildi. Bir yandan modernleşmenin zorunluluğu, diğer yandan nostaljik doğu imgesi ve taşralılık Türk şiirinin retoriğini değiştiriyordu. Bu retorik daha çok mağduriyet imgesi üzerine inşa edilmiş bir retoriktir. Bir yanıyla hep zavallı, acınası görünen bu şiirin öznesi, ne zaman pathetic üslubu terk etmiş ise o zaman büyük şair olmuştur. Yine de her şairin tecrübesi, mevcut dilin tarihsel tecrübesine eklenir. Türk şairinin tecrübesi de sonuç olarak Türkçe duyarlığın tecrübesidir. O yüzden İsmet Özel’in şiiri üzerine konuşurken kendinden önceki şiirin ve kendi devrindeki şairlerin yapay söylemlerini göz ardı etmemek gerekir. İsmet Özel altmışlı yılların, toplumsala ilişkin iddiası kalmamış, içe dönmüş, pesimist ve pes etmiş bir şiir ortamının içine doğmuştur. Turgut Uyar, Edip Cansever, Cemal Süreya gibi şairlerin arasında halkı ve hayatı; duyarlı insanın halk ve hayat karşısındaki durumunu İsmet Özel gibi “dile getiren” yoktur. Sonuç ne olursa olsun, altmışlı yılların İsmet Özel şiiri, şiirle halk arasında yeniden bir bağlantı kuruyordu. Fakat bu halk aslında dünkü halktı. Türkçenin son yüzelli senesinde, dil ve dilin edebi formları üzerinden halkla kurulmaya çalışılan bağlantı olumlu sonuç vermemişti. Başka bir deyişle şairin ya da romancının bilincindeki halk imgesi ideolojik bir tahayyül tarafından üretilmiş ve bu yüzden genel olarak edebiyat yer yer halk goygoyculuğundan öteye gidememiştir. Bu bağlantı yirminci yüzyıl başında ancak iki şair üzerinden nisbeten kurulabilmiştir. Mehmet Akif ve Nazım Hikmet gibi gür sesli şairlerin devamı olarak İsmet Özel halkla şiir arasındaki münasebetsiz yarayı telafi etmeye çalıştı. Bu süreç, en başta kendini kavrama ve toplum adına yürümeye ilişkindir. 1962’den 1971’e kadar İsmet Özel şiirinde görülen bu sürecin argümanı şiirdi; şiir İsmet Özel’de bir kavrayış vesilesi idi. Zaman zaman zorlanmış olsa da bu kavrayışın -şiirle dünyaya karşı ve dünyada duruşa- temel aracı da dildi. Nitekim eskimiş ve eskitilmiş duyarlığı dile getiren dil de eskimiş ve eskitilmiş olacağından İsmet Özel, şiirinin dilini kendince/kendine göre zorlamış gibi görünse bile inşa etti. Bu dilin İsmet Özelce inşa edildiğini söylemek aynı zamanda, İsmet Özel’in kendini de bu dilde görünür biçimiyle inşa ettiğini söylemek demektir; çünkü sonuçta herkesin dili kendi inşa sürecinin ifşasıdır. Çünkü birçok şair kendi dilini bulmak için mevcut merkezi söylemi, iktidar kurmuş şiir dilini yıkarak, kendi diline yer açmak zorundadır. Bazı şiir dilleri muktedir bir dil olamıyorlarsa, başlangıçta işgal edilmiş olan iktidar evreni karşısında kendi dillerinin güçsüz oluşundandır. Her yeni şiir dili, önceki dille kavga etmek zorundadır.
İsmet Özel
İsmet Özel (19 Eylül 1944, Kayseri), Türk şair ve yazar.
Bir süre Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenim gördükten sonra, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı’ndan mezun oldu. 18 yıl Devlet Konservatuvarı’nda Fransızca okutmanlığı yaptı. Ataol Behramoğlu'yla birlikte Halkın Dostları dergisini kurdu ve yönetti. 1963’ten itibaren şiirleri yayımlanmaya başladı. 1974’te Sezai Karakoç’un çıkarttığı Diriliş Dergisinde “Amentü“ şiirini yayınladı[kaynak belirtilmeli] ve kendi iç dünyasında ruhsal bir değişim yaşayarak yazı hayatına İslami düşünce çerçevesinde devam etti. Uzun yıllar çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. 2005’te Türkiye Yazarlar Birliği deneme ve üstün hizmet ödülünü kazandı. 9 şiir, 22 deneme, söyleşi, mektup ve 5 çeviri kitabına imza attı.'Erbain (Kırk yılın şiirleri)'isimli şiir kitabı edebiyat dünyasında sıklıkla bilinir.
1978 yılında kaleme aldığı Üç Mesele (Teknik, Medeniyet, Yabancılaşma) ve 2013 yılında kaleme aldığı Taşları Yemek Yasak en önemli düşünce kitaplarından biridir. 2007 yılında kurulan İstiklal Marşı Derneği'nin kurucusudur. İstiklal Marşı Derneği fahri genel başkanıdır ve bu görevi günümüzde sürdürmektedir.
Çok detaylı ve faydalı bir yazı olmuş. teşekkürler. Blogunuzu takip etmek istiyorum yalnız izle butonu göremedim eklerseniz takip edebilirim. saglıcakla kalın
YanıtlaSilİzle butonu sol menüde. Teşekkür ederim.
Sil