Eren Aker
Bilim felsefesi nedir? Bilim felsefesi:
epistemoloji, ontoloji, etik ve estetik
gibi felsefenin temel alt bölümlerin-
den biridir. Bilim felsefesi, basitçe
bilimin kullandığı kuram ve ispatla-
ma tekniklerini açıklığa kavuşturma-
ya çalışan felsefe bölümüdür. Bilim
felsefesine ait metinlerin çok uzun
tarihsel bir geçmişi olduğunu söyle-
yebiliriz. (Aristoteles’ten itibaren bu
izi sürebiliriz.) Ama bilim felsefesi,
felsefenin bir alt bölümü olarak -özel-
likle bilimlerin felsefeden ayrışması-
nın bir sonucu olarak- belirginleştiği
için modern zamanların ürünüdür. Bu
yazının amacı, modern zamanlarda
bilim felsefesinin gelişimini gözlem-
lemektir.
Viyana Çevresi:
Mantıksal Pozitivizm
Mantıksal pozitivizm, Viyana
Çevresi olarak adlandırılan filo-
zofların, felsefi düşünüş sistemle-
rini barındırmaktadır. Mantıksal
pozitivizm, 19. yüzyıl sonlarında
belirginleşen pozitivizmin, yeni-
den değerlendirilerek devam etti-
rilmesidir. Mantıksal pozitivizm-
de dil ve mantık alanlarının öne
çıktığı görülmektedir. Mantıksal
pozitivizm bu anlamda pozitivizmin
bilim/bilimsellik iddialı felsefi statü-
sünü devam ettirir; felsefenin deney
dışı kalan niteliğini yadsıyarak /me-
tafizik ilan ederek kendilerine göre
felsefeyi doğru bir temele oturtma id-
diasında oldukları görülür. Bilim ve
felsefe ayrı iki bölüm olarak ele alınır
ve felsefenin görevi dil olarak be-
lirlenir. Buna göre felsefe, dil çö-
zümlemeleriyle sınırlı kalmalı,
onlara dayanarak olguları dile getirdi-
ğimiz önermeler üzerine ve bu öner-
melerin dilsel bağlamları üzerine
açıklama yapmakla görevlidir. Man-
tıksal Pozitivizmin, yorumlanması
ve eleştirilmesiyle tüm bilim felsefe-
cileri için bir mihenk taşı olduğunu
söyleyebiliriz.
Karl Raimund Popper: Eleştirel
Rasyonalizm, Yanılabilircilik
20. yüzyılın en etkili bilim filozof-
larından biri olan Popper, ampirik
tahrifat lehine bilimsel yöntemle il-
gili klasik endüktivist görüşleri red-
detmesi ile bilinir. Popper’e göre,
ampirik bilimlerdeki bir teori asla
ispatlanamaz, ancak yanlışlanabilir;
yani belirleyici deneylerle incelene-
bilirdi. Popper, eleştirel rasyonaliz-
min yerini aldığı klasik meşrulaştır-
ma bilgisine, ‘felsefe tarihindeki ilk
gerekçesiz eleştiri eleştirisine” kar-
şıydı. Onun bilimsel yöntem görüşü,
“bütün sistemleri zorlu bir sınamadan
geçirerek, sonunda nispeten elverişli”
sistemi seçmek amacıyla, her kuramı
yanlışlamaya tabi tutmaya dayanmak-
tadır. Çünkü Popper’e göre, tümeva-
rım ilkesinin geçersizliği nedeniyle,
kuramlar hiçbir zaman deneysel olarak
doğrulanamaz, ama yanlışlanabilir. O
halde, bir teorinin bilimsel olabilmesi
için yanlışlanabilir olması gereklidir.
Imre Lakatos:
Mantıksal Pozitivizm Eleştirisi
İmre Lakatos, bilimsel gelişmeye
ilişkin araştırma programlarıyla ün
kazanmış olan çağdaş bilim felsefe-
cisidir. Lakatos, aynı zamanda klasik
bilim anlayışına yönelik itirazlarıyla
tanınmıştır. Popper’in öğrencisi ol-
makla birlikte onun yanlışlanabilirlik
ilkesiyle temellendirdiği bilim anla-
yışını eleştirmiştir. Onun düşüncele-
rinin özgünlüğü Popper ile Thomas
Kuhn arasındaki tartışmalarda bir
tür sentez arayışıyla hareket etmiştir.
Biliminin anomalilerle her zaman
bir arada bulunduğunu ileri sürmüş,
belirli bir teorinin doğrulanması-
nın ya da yanlışlanmasının belirli bir
anda olanaklı olmadığını savlamıştır.
Pozitivist bilim ideali ve anla-
yışının eleştirisini yapan Laka-
to’a göre, bilimde nihai doğrula-
ma ve nihai yanlışlama yoktur.
Bilim yanılabilir, hataya düşebilir. Bi-
limde kesin doğrularla, kesin yanlışla-
rın olamayacağını söyleyen Lakatos’a
göre, bilimde hakikati garanti edecek
doğruluğu teminat altına alacak, ge-
nel-geçer, evrensel ve rasyonel yön-
temler yoktur. Bundan dolayı, bilimin
kesin ve değişmez bir yöntemi olamaz.
Paul Feyerabend:
Epistemolojik Anarşizm
Feyerabend’in bilim felsefesindeki
düşünceleri 1968’lerden sonra fark-
lı bir gelişim göstermeye başlar. Fe-
yerabend, hocası Popper’i n eleştirel
akılcılığını ve bu temelde bilimi te-
mellendirme girişimini kabul edile-
mez bulmuştur. Akılcılığın bilim fel-
sefesinden arındırılmasına yönelir,
çünkü Feyerabend’ e göre rasyona-
lizm, öncelikle ve esas olarak ‘yasa ve düzen’ rasyonalizmidir. Dolayı-
sıyla o bilim felsefesinde görece bir
bilim anlayışını savunur. Bu bakım-
dan Feyerabend’in çalışması, bilim
felsefesi alanında, bilinen bir anar-
şizm kuramı olarak anlaşılmaktadır.
Sonuç
Bu yazıda bilim felsefesinin modern
zamanda nasıl geliştiğini incelemiş
olduk. Modern zamanda ise bilim
felsefesinin en çok ilerlemesini sağ-
layan olay bilimin gelişmesidir ki bu
felsefeyi ikinci plana atabilir. Çünkü
bilim felsefesinin ilerlemesi, bilimin
gelişmesine daha çok bağlıdır. Buna
bakarak bilim felsefesinin varoluş se-
bebini ve bilim insanlarının kendine
akıl verecek, onlara yol gösterecek
felsefecilere ihtiyaç duymayacakla-
rına göre bilim felsefecisinin muha-
tabı kimdir sorusunu sorabilirsiniz.
Bilim felsefecisinin muhatabı bilim
hayranları yani entelektüel kitlelerdir.
“Eğer modern bilim çağdaş toplum ör-
gütlenmesinin ekseninde yer alan bir
bilgi üretim alanıysa bilim felsefesi
de bu alanın en sadık ve vazgeçilmez
muhafızıdır.” Bu sözden de anlaşıldı-
ğı üzere bilim geliştikçe ve insanlar
bunun üzerine yoğunlaştıkça bilim
felsefesinin gelişimi devam edecektir.