İran, sonsuz kültürü ve edebiyatıyla muhteşem bir ülke. Geçmişi modernlikten ziyade eşine az rastlanır bir kültürle süslü bir yazma gibi. Özgürlüğünü Hayyam rubailerinde bulan bir halk ve Hayyam'ın rubailerindeki anlamları ülkenin tarih kokan sokaklarında bulan şairler bir derinlik içinde.
Bir ülke geçmişiyle anılır. İran geçmişini anmak, zaman ister.
Dünyanın merkezinden bize sesleniyor Maalouf. Ömer Hayyam'ın hayatına değiniyor ve onun benzersiz rubailerine. Kimileri Hayyam'a dinsiz dese de onun rubaileri İran kültürünü ve baskıcı rejimi gösteriyor. Ölümsüz olmak hem Ömer Hayyam'ın hem de Nizamümülk 'ün hayaliydi. Bu iki kişinin kesişen hayatlarını iki farklı hikayeyle karıştırmış yazar . Muhteşem bir kurgu ve müthiş bir zekanın eseri. İran siyasetinin küçüklüğünü de kitabın sayfalarına zorla sıkıştırmış yazar .
Bu kitabı okuduktan sonra Hayyam Rubaileri'ni okumak şart. Bir tane de ben örnek vereyim.
Yaşam soluğumuzun kaynağını soruyorsun,
Çok uzun bir hikayeyi özetlemek gerekirse;
Derim ki çıkmış ummanın derinliklerinden,
Sonra umman yutuvermiş onu yeniden.