14 günlük karantinadan nihayet bugün çıktım. O kadar da kötü değildi ama internet yoktu ve telefon çekmiyordu. Hayatta birçok şeyin kıymetini olmadıkları zaman anlıyorsun ve seni bugünlere getiren yaşadıkların oluyor. İyisiyle kötüsüyle yaşıyorsun ama hep bir tarafta bir burukluk kalıyor. Seni üzen şeyler sürekli karşına çıkıyor ve öncekine göre biraz daha aciz ve acımasız oluyorsun. Her şey zamanla düzeliyor.
Eski günlerden kalan alışkanlıkların, koleksiyonların, dinlediğin şarkılar oynadığın oyunlar, aşık olduğun kişilerin adları, ilkokul öğretmenlerin senin bir tarafında yine seni anlatıyor.
Mesela ilginç bir alışkanlığımı anlatayım sizlere. Kötü bir şey yaşadığım zaman kafamda 3 senaryo yazarım şöyle olursa böyle olur sonra şöyle yaparım filan diye. Ve üzüldüğüm zaman bir Ahmet Kaya kaseti dinlerim. Sonra kafamda kurduğum senaryoların hiçbiri gerçekleşmez ama yine de beni mutlu ederler.
Siz de gülüp geçin yaşanılanlara çünkü gerçekten üzücü bir olay varsa ve sizi iyice yerin dibine sokuyorsa bu olay sizi hayatta tutar.
Şimdi geldik film müzik önerisi. Geçenlerde biri önermişti 303 filmi diye yanlış hatırlamıyorsam filmin ismi bu ama ben de izlemedim izleyeceğim. Şarkılardan da Ayna gurubunun Gelincik şarkısı veya Ceza Fark Var ikisi de çocukken çok dinlediğim sanatçılar. Kitap önerisi de Dostoyevski ilk kitabı İnsancıklar.
İnsacıkları okuduğum zaman dedim ki bu adam Franz Kafka'nın Milena'sını bile elinden alır. O kadar güzel yazmış ve toplamış ki mektupları ne olay akışında bir sıkıntı var ne de konunun işleyişinde. İlk kitabı olmasına rağmen çok profesyonel davranmış ve kumara bakış açısını burada da ifade etmiş.
Hadi sağlıcakla kalın. Yakında görüşmek üzere. Ben hep buradayım.
Be First to Post Comment !
Yorum Gönder